Miras Hukuku Nedir?
Miras hukuku nedir sorusuna gerçek bir kişinin ölümü ya da gaipliği durumunda malvarlığının kime ve ne şekilde intikal edeceğine dair düzenlemelerin yapıldığı bir hukuk dalıdır şeklinde yanıt verilebilir. Medeni kanunun alt dallarından birisi olan Miras Hukuku konusunda son derece önemli detaylar vardır. Bu hukuk dalının kendi içerisinde birçok detay ve prosedürün bulunması davalarının da son derece uzun sürmesine neden olabilir.
Miras hukuku konusunda birçok sorun meydana gelebilir ve bu sorunların çözümünde de alanında uzman avukatlardan hizmet alınır. Yasal düzenlemeler çerçevesinde avukatlar için bir branş söz konusu olmasa da bu hukuk dalı ile yakından ilgilenen ve hemen her türden miras hukuku davasına bakan avukatlar bulunur. Miras hukuku alanında açılan davaların nedenleri arasında şunları saymak mümkündür:
- Mirasta mal paylaşımı
- Mirastan mal kaçırma durumu
- Mirasta saklı olan pay durumu
- Tenkis davası
- Mirasın reddi durumu
- Vasiyetnamenin iptal edilmesi
- Vasiyetnamenin yeniden düzenlenmesi
Gibi konular miras davasının açılmasının en önemli nedenleri arasında yer alır. Belirtilen sorunların çözümlenmesinde ise ilgili mahkemeler görev yapar. Miras hukuku alanında kabul edilen iki farklı yasal mirasçı bulunur. Bu mirasçılardan birisi atanmış mirasçı bir diğeri de yasal mirasçıdır. Atanmış mirasçı nedir sorusuna ise mirası bırakan kişiler tarafından kendi iradeleri mal bırakılan mirasçılar şeklinde yanıt verilebilir. Miras hukukuna konu olan mal varlığı ise tereke olarak isimlendirilir.
Miras Hukukunda Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır?
Bir kişi öldükten sonra geride bırakmış olduğu malların mirasçıları arasında paylaştırılmasına mal paylaşımı adı verilir. Mal paylaşımının yapılabilmesi için kişinin ölmesi ya da gaip kalması durumunun ortaya çıkması gerekir. Ancak mirasın paylaşımı sırasında da önem verilen birtakım özel noktalar bulunur. Miras bırakan kişi tarafından hazırlanan vasiyetname var ise mutlaka bu vasiyetnamede belirtilen durumlar uygulanmak durumundadır. Eğer ortada bir vasiyetname bulunmuyor ise miras hukukun gereklerine göre adil bir paylaşım gerçekleştirilir.
Kişiler arasındaki mal paylaşımı sırasında en çok önem verilen konu eşlerin hayata olup olmaması durumudur. Eşler hayatta ise mal varlığının 4’e 1’i eşe düşmektedir. Kalan kısım ise çocukların arasında eşit olarak pay edilmektedir. Miras hakkı doğan kişiler de yine kanunda açık olarak belirtilmektedir.
Vasiyetname Olmadan Mal Paylaşımı Yapılması
Miras paylaşımı yapılırken ilk olarak bir vasiyetname olup olmamasına bakılır. Vasiyetname yok ise bu durumda miras hukuku kuralları devreye girer. Miras paylaşımı yapılırken birinci derece kan hısımları olan eşler ve çocuklar ilk mirasçılar olarak kabul edilir. Vasiyetname yok ise geride kalan tüm mal varlığı hem eş hem de çocuklar arasında ortak olarak paylaştırılır.
Bunların yanında miras bırakan kişinin baba ve annesi de miras üzerinde hak talebinde bulunabilmektedir. Eğer eş ve çocuklar hayatta ise diğer kan hısımları miras üzerinde hak iddia edemezler.
Miras Hukukuna Göre Mirastan Hak Alabilecek Kişiler
Türk Hukuk sistemi tarafından belirlenmiş olan Miras hukukunda en önemli konulardan birisi de mirasın dağıtım sürecidir. Mirastan pay alabilecek kişiler kimlerdir sorusu hukuka göre geniş bir çerçevede incelenmiştir. Mirastan hakkı olan kişiler zümre sistemi adı verilen bir sisteme göre belirlenmektedir. Üçüncü zümreye kadar olan kişilerin mirasçı olabilme hakkı bulunmaktadır.
Birinci zümre içerisinde yer alan kişiler miras bırakan kişinin alt soyunu oluşturur. Bu kişiler miras bırakanın eşi, çocukları ve torunlarıdır. İkinci zümre olarak belirtilen grupta ise kişilerin baba ve annesi yer alır. Aynı zamanda kardeş ve yeğenleri de yine bu gruba dahil olurlar. Eğer birinci zümredeki kişiler hiçbir durumda hayatta değiller ise bu kişilerin yerine ikinci zümredeki kişiler mirasçı olarak devreye girerler.
Mirasta hak sahibi olabilecek üçüncü zümre ise akrabalardan oluşmaktadır. Bu kişiler teyze, amca, dayı, büyükanne ve büyükbabadır. İlk iki zümredeki kişilerin hayatta olmaması durumunda bu kişiler mirastan yararlanabilme şansına sahip olabilirler. Bu kişiler yanında eğer belirlenmiş bir vasiyetname var ise bu vasiyetnamede belirtile kişiler de yine mirastan yararlanabilme hakkına sahip olabilmektedir. Kardeşler arasında mal paylaşımı yapılırken her zaman eşitli ilkeleri göz önünde bulundurulmaktadır.
Reddi Miras Ne Demek?
Reddi miras nedir sorusu miras hukukunda önemli konular arasında yer alır. Reddi miras, mirası bırakan kişinin mirasçıları bırakılan mirası birtakım nedenlerden dolayı reddedebilmektedir. Bu durum reddi miras olarak tanımlanır. Bu kişilerin mirası reddedebilmeleri için en geç 3 ay içerisinde gerekli işlemleri yaptırmaları gerekmektedir.
Eğer reddi miras yapılacak ise ilgili mahkemelere kişilerin yazılı ya da sözlü olarak durumlarını beyan etmeleri gerekir. Sulh Hukuk hakiminin yürütmüş olduğu bu davalarda yazılı ya da sözlü olarak bir beyanda bulunulmamış ise miras reddi söz konusu olmaz. Bu durumda kişi miras hukuku tarafından direkt mirasçı olarak kabul edilmektedir. Miras bırakan kişiler yüklü borç içerisindeyse ya da batık durumdalarsa mirasın kaldığı kişinin reddi miras yapmasına gerek kalmadan mirası reddedilir.
Vasiyetname Nedir Nasıl Hazırlanır?
Vasiyetname kişilerin ölmeden önce hazırlattıkları ve içerisinde öldükten sonra mallarının nasıl değerlendirileceğinin detaylı olarak yer aldığı belgelerdir. Bu belge belli prosedürlere uyularak hazırlanmaktadır. Vasiyetname hazırlanırken şu üç farklı yöntemden yararlanılmaktadır:
- Resmi vasiyetname
- Sözlü vasiyetname
- El yazılı vasiyetname
Sözlü olarak hazırlanan vasiyetnamenin yapılabilmesi için mirasçıların mutlaka okur yazar olan iki tanık yanında mirasını sözlü olarak beyan etmesi gerekir. Bu durum yazılı şekilde sulh hakimine de teslim edilmelidir. Eğer el yazılı vasiyetname hazırlanacak ise malı bırakacak olan kişinin kendi el yazısı ile yazması gerekir. Bu vasiyetname üzerine tarih atılır ve yazılma şartı belirtilir. Resmi vasiyetnameler ise Miras hukuku alanında çok sık olarak tercih edilen vasiyetnamelerdir. Bunlar ise noter tarafından mutlaka onaylatılmaktadır.
Sağ Kalan Eşin Mirastaki Payı
Eşlerden birinin ölmesi durumunda hayatta kalkan eş miras üzerinde hak sahibi olur. Ancak eşin mirastaki payı da bulunduğu zümreye göre farklılık gösterebilmektedir. Bu durumda şu detaylar göz önünde bulundurulmaktadır:
- Miras bırakanın alt soyu ile mirasçı olması durumunda eş mirasın 4’e 1’ini alır.
- Miras bırakan kişinin anne ve babası da mirasa dahil olursa eş mirasın yarısını alır.
- Miras bırakan kişinin büyük anne ve büyük babası ile çocukları da mirasa dahil olursa eş mirasın 4’e 3’ünü almaktadır.
- Bunlardan hiçbirisi yok ise eş mirasın tamamını almaktadır.
Bu detaylar incelendiğinde eşin miras üzerindeki hakları çeşitli durumlara göre belirlenmektedir.
Miras Ne Zaman Mirasçılara İntikal Eder?
Miras, kişilere mirası bırakan kişinin ölümü gerçekleştiğinde intikal etmektedir. Hem mirasçılar hem de tereke ölüm anına göre belirlenen önemli detaylar içerir. Ölüm anı biliniyor ise mirasçıların belirlenmesi konusunda önemli bir kriterdir. Örnek vermek gerekir ise trafik kazasında bir aile vefat ettiğinde ölen eşlerin hangi saatte öldüğünün bilinmesi eşlerin ailelerinin mirasta hak sahibi olabilmesi için önemli bir detaydır. Önce ölen eşin mirası daha sonra ölen eşin ailesine miras olarak intikal etmektedir. Atanmış mirasçılar da aynı hakları mirasçının ölmesi ile birlikte kazanırlar.